105 milyon dolarlık vole
BTK verilerine göre Türkiye de sayıları 25.000 olarak ifade edilen internet kafeler Microsoft’un gündeminde. Yine BTK verilerine göre bu internet kafelerde bulunan bilgisayar adedi 1.050.000. Bu büyük pazarın her zaman farkında olan Microsoft geçmişten bu yana internet kafeler için çeşitli projeler üretti. Internet Kafeler için özel olarak çıkarttıkları Win98 lisanslarını ve XP lisanlarını dönem dönem sattılar. Ancak bu projeleri ürettikleri yıllarda İnternet kafelerin Meslek Odaları yoktu. Bu gün ise İİKO, AİKO ve DİKO gibi meslek odaları var ve artık bu odalar ile iş birliği içinde çalışıyorlar.
İnternet kafelerdeki bilgisayar sayısı Milli eğitim bakanlığına bağlı okullarda olan sayının tam 3 katı. Bu büyük ve baş döndürücü pastayı görmemek mümkün mü? Doğal olarak Microsoft Türkiye’nin başı dönmüş ve yeni bir proje üretmiş: +3 İnternet Kafe projesi. Proje, gerek içeriği, gerekse topluma sunacağı sosyal faydalar açısından gerçekten takdire şayan. Fakat işin uygulama kısmında birlikte hareket ettiklerine baktığımızda beklenen sonuçların alınıp alınmayacağı konusu biraz karışık. Microsoft Türkiye Projeye göre; basın duyuruları yoluyla bu lisansları satın alan internet kafelerin güvenli hızlı konforlu internet kafeler olacağını ve buraların sözde düzen getirilmiş internet kafeler olacağını iddia ediyor. Bunun nasıl gerçekleşeceği merak konusu. Çünkü bu aralar ortaya koydukları uygulamalar sayesinde internet kafeler camiasında bir korku ve kaos ortamı oluşturdular. İnternet kafelere ziyaret edilecekleri yönünde duyurular yapılıyor.
Microsoft, meslek odaları ile iş birliğine giderek internet kafelere yeni çıkarttığı Windows 7 işletim sistemini ve Office 2007’yi 100 dolara satmayı planlıyor. 1.050.000 bilgisayar düşünüldüğünde bu işin ekonomik büyüklüğü 105 milyon dolar gibi devasa bir rakama ulaşıyor. Bunlara bir itirazımız yok. Fakat bu 100 doların nasıl belirlendiği ve nasıl dağıtıldığı olayı biraz can sıkıyor. Edindiğimiz bilgilere göre Microsoft İnternet kafe odasına 60 dolara lisansı veriyor. Bu kampanyadan yararlanmak isteyen internet kafeler ise 100 dolar ödemek zorunda. Ayrıcada lisansı almak isteyen tüm internet kafeciler bu işin kurulumunu yapabilecek bilgiye sahip olmalarına rağmen buna izin verilmiyor. Belirlenen bir firma var. Kurulumu ona yaptırmak zorundalar. O firma da bilgisayar başına 5 dolar alıyor. Görünen o ki bu işten Microsoft Türkiye maksimum 63 milyon dolar gibi bir para kazanacak. İnternet kafe odasının bu işten muhtemel kazancı ise 37 milyon dolara yakın. Diğer taraftan kurulumu yapacak firmanın kazancı ise 7 milyon dolar civarında olacak. Bu bir ticari organizasyondur. İşin ticari yönüne bir diyeceğimiz yok. Fakat aklımıza takılan ve kamuoyunu bilgilendirmek adına bazı sorularımız olacaktır.
1.Lisanslara biçilen 60 dolarlık değer çok değil midir? Microsoft’un dünyanın çeşitli ülkelerinde yaptığı benzer uygulamalara baktığımızda en fazla 40 dolar olması gereken bu rakam neden yüzde 50 daha yüksektir?
2.Meslek odalarının bu işin içinde olması işin düzeni ve selameti için doğrudur. Fakat meslek odasına brakılan 35 dolarlık pay yüksek değil midir? Neticede bütçeleri belli bir meslek odası için bir anda bu büyüklükte bir gelire kavuşmanın getireceği güç kirlenmesi nasıl önlenecek?
3.İnternet kafeler aldıkları lisansı kurabilecek yetkinliğe sahipken neden araya kurulum için üçüncü bir firma konulmuştur? Araya firma konulması uygulama açısında gerçekten kaçınılmaz idi ise neden bir tane firma seçildi? Bu büyüklükte bir proje için bölgesel olarak firmalar seçilmesi daha doğru olmaz mıydı?
Bu sorulara verilecek cevaplar bu kampanyanın geleceği açısından önemlidir. Şu ana kadar edindiğimiz bilgilere inanmak istemiyoruz ama görünen o ki meslek odaları da üyelerinin haklarını koruyacağına nedendir bilinmez Microsoft’un haklarını korumaya çalışıyorlar. Konuştuğumuz bazı internet kafeciler söyledilerine bakarak bu sonucu çıkarıyoruz.
Şu noktaları bir kez daha belirtmek istiyorum. Bu yazdıklarım ne yabancı sermaye düşmanlığı olarak algılansın ne de Microsoft düşmalığı. Microsoft yabancı sermayeli ticari bir şirkettir. Üstelik bazı yabancı sermayeli şirketler ülkemizden nasıl para kaçıracaklarının hesabını yaparken, Microsoft bu ülkeye yatırım yapmıştır ve yapmaya devam ediyor. Her ticari şirket gibi tabii olarak ticaret yapıp para kazanacaktır. Bu ticaretini yaparkende meşru her türlü aracı kullanacaktır. Bunlara bir itirazım yok. Benim itirazım birinci soruda olduğu gibi olması gerekenden daha yüksek kar elde etmesinedir. Olmaz böyle şey.
Geçtiğimiz yıllarda Milli Eğitim Bakanlığı’nın yaptığı kampanyada yer alan Microsoft’un bakanlık ile yaşadığı problem hala hafızalarda. Milli Eğitim Bakanlığına 60 dolara sattığı lisansların ücreti çok bulununca 30 dolarını devlete geri ödemek durumunda kalmıştı. Bu sefer bu parayı geri isteyecek kimse de yok. Hayırlı işler dilemekten başka ne diyebiliriz ki. Kalın sağlıcakla.
(Bu yazı 24 Kasım 2009 tarihinde yayınlanmıştır.)