Nedir bu .tc, .tk ve diğerleri?
Alan adları ile ilgili sorularla çok sık karşılaşmaya başladım. Belli ki ülke uzantıları konusunda bilgisi olmayanların kafası bir hayli karışmış. Biz kısa bir özet geçmeye çalışalım. Fakat herşeyi baştan anlatmamız gerektiğini düşünüyoruz.
Alan adı nedir? Alan adı (domain name), bir web sitesinin İnternet’teki adı ve adresidir. Bu adres olmadan bir İnternet kullanıcısı web sitesine erişebilir mi? Evet ama sadece sadece IP adresiyle erişebilir. Örneğin dergimizin alan adı paradergi.com.tr şeklindedir. Bu adrese şayet biliyorsanız IP ile de erişebilirsiniz. Alan adları IP adresi denilen, bilgisayarların (sunucuların/serverların) birbirini tanımasını sağlayan numara sisteminin daha basitleştirilmiş ve akılda kalması için kelimelerle ifade edilmiş halidir.
Sistem şöyle çalışır. Örneğin paradergi.com.tr alan adını adres barına yazdığınızda (Google’ın arama barına değil) tarayıcınız (Internet Explorer, Firefox, Chrome, vb.) bu alan adını önce IP adresine çevirir, daha sonra kullanıcıyı bu IP adresine sahip bilgisayara yönlendirir. Böyle bir yönetm uygulanmasının tek sebebi bir web sitesinin ziyaret edilebilmesi için kullanıcıların IP adresini bilemeyeceklerinin düşünülmesi. Çünkü harflerle adres kullanımı akılda daha kalıcı olduğu için sitelere daha kolay ulaşılmasını sağlıyor. Alan adı almak için bir internet servis sağlayıcısına gidebilir veya web hosting (barındırma) firmasından kendiniz için bir alan adı kaydetmesini isteyebilirsiniz.
Şunu unutmayın alan adı satın aldığınız değil kiraladığınız bir hizmettir. Bu sebepten dolayı en fazla 10 yıllığına alabilirsiniz. Süre sonunda yenileme hakkınız var. En az ise bir yıllığına alabilirsiniz. O zaman her yıl tescilinizi yenilemeniz gerekir.
Türkiye’ye ait ülke uzantılı (.tr) alan adları ODTÜ (nic.tr) tarafından yönetilmekte ve tahsis edilmektedir, en fazla 5 yıl olarak tahsis edilebiliyor.
Tüm bu kuralları belirleyen kimdir diye sorarsanız onunda cevabı var. ICANN (Internet Corporation for Assigned Names and Numbers – İnternet Tahsisli Sayılar ve İsimler Kurumu)isimli kuruluş bir bakıma internetin sahibi konumunda. ICANN, internetin iş dünyası, teknik, akademik ve kullanıcı gruplarının geniş katılımıyla oluşturulmuş kâr amacı gütmeyen bir özel sektör kuruluşudur. ICANN’ın görevi, interneti çalıştırmak değil, aksine, merkezi bir koordinasyon gerektiren teknik, idari ve politika geliştirme görevlerini koordine etmektir. İnternet alan adları sisteminin teknik yönetimini, IP adres alanlarının tahsisini, protokol parametrelerinin belirlenmesini ve internet ana servis sağlayıcı (root server – kök sunucu) sisteminin idaresini koordine etmekle görevlendirilmiş olan ICANN resmi olarak 30 Eylül 1998 tarihinde göreve başlamıştır.
ICANN alan adlarının milliyeti belli olsun diye tüm dünya ülkelerine alan adı ülke uzantısı tahsis etmiştir. Bu bağlamda ülkemizin alan adı .tr şeklindedir. TR (Turkish Republic – Türkiye Cumhuriyeti) bildiğiniz gibi Uluslararası alanda ülkemiz isminin kısaltılmış sembolüdür. ICANN ülkelere dağıtımı bu şekilde yapmıştır.
Son günlerde ülkemizde adını çok sık duyduğumuz .tc uzantısı aslında Karayiplerde bulunan ve Turks and Caicos Adaları şeklinde isimlendirilen İngiltere’ye bağlı bir adalar topluluğu. Nüfusu 32 bin civarında. .tk ise Yeni Zelanda’ya bağlı bir ada ülkesi olan Tokelau’ya ait. Nüfusu 2000 civarında.
Siz de tahmin edersiniz ki her bir ülke uzantısı ile milyonlarca alan adı barındırabilirsiniz. Bu ülkelerin nüfuslarına baktığınızda bu ülke uzantılarına ne kadar ihtiyaçları olduğunu tahmin etmekte zor değil. Nitekim girişimci internet şirketleri bu alan adlarının dağıtımını bu ülkelerden büyük bedeller karşılığında kiralayarak pazar fırsatı gördükleri ülkelerde yeniden pazarlıyorlar. Ülkemizdeki .tk ve .tc furyasının sebebi de budur.
İnternet sitelerinizi bu ülke uzantıları ile kurmanızı kesinlikle tavsiye etmiyoruz. Çünkü sitenizin içeriği her ne kadar Türkçe olsa da ülke uzantısından dolayı o ülkeye ait görünüyorsunuz. Yani şöyle söyleyeyim. Siz internet dünyasında o ülkenin reytingini artırıyorsunuz. Kendi ülkenize hiç bir faydanız yok. Bizden söylemesi.
(Bu yazının bir kısmı 8 Temmuz 2012 tarihli Para dergisinde yayınlanmıştır.)