Kızım sana söylüyorum, gelinim sen anla
Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu (BTK) Başkanı Tayfun Acarer, bu yıl 13’üncüsü düzenlenen ilk beş yüz bilişim şirketinin açıklandığı “Bilişim500 Töreni”nde bir konuşma yaptı. Bu konuşmada çok ilginç mesajlar verdi. Fakat söylediklerinin moda tabirle kodlarını çözdüğümüzde çok ilginç sonuçlara vardık.
Tayfun Acarer’in konuşmasındaki önemli cümlelerden biri: ”Şebekeleri her gün biraz daha fazla kullandıkları halde altyapı maliyetlerine ve masraflarına hiç katılmayan arama motorları ve sosyal paylaşım sitelerinin, pek çok ülkede olduğu gibi Türkiye’de de vergi vermemeleri bu sektörde çok ciddi rekabet ihlaline yol açıyor” şeklindeydi. Yani diyor ki Sayın Acarer “Google, Yahoo, Bing, Facebook, Twitter vb. Şirketler internet alt yapısının çok büyük bir kısmını kullanıyorlar. Öyleyse ülkelerin internet alt yapı harcamalarına da katılsınlar.” Mantıken doğrudur. Mantıken katılıyoruz. Fakat bu cümlelerin görünen muhatapları olan arama motorları ve sosyal paylaşım sitelerine öncelikle dünyanın önde gelen ülkeleri ilgili tedbirleri almadığı sürece Türkiye’nin böyle bir konuda öncü olamayacağını da Sayın Acarer hepimizden iyi biliyor. Öyleyse bu cümleleri söylemekteki maksat nedir?
Konuşmasının devamına bakalım. Acarer dedi ki: “Eminim bu sözlerimden sonra yarın bazı kişiler ‘yine internetle uğraşıyor, maliyenin tahsildarlığını yapıyor’ diyecekler, ancak ben interneti tabu haline getirerek, çok ciddi haksızlıklara yol açan bu usulsüzlüğe karşıyım.” Siz bir kamu görevlisisiniz. Ülkenizin ve milletinizin çıkarlarını düşünerek hareket ettiğinize inanıyoruz. Siz bu doğrultuda icraat yaptığınız sürece kimsenin ne dediğine çok takılmayın deriz.
Başta STK’lar olmak üzere her kesimin bu haksızlığa karşı koymasını beklediğini anlatan Acarer, ”Altyapıcılar işletim maliyetleriyle, yeni tesis maliyetleriyle uğraşırken, o sistemler üzerinden milyon dolarlar, milyar dolarlar kazananların hiç maliyetlere katılmaması, bunun üzerine de hiç vergi vermemesini içime sindiremedim” değerlendirmesini yaptı.
Acarer, altyapı maliyetlerinin adil paylaşılması gerektiğini vurgulayarak, ”Türkiye’de sabit ve mobil ile uğraşan şirketler teknik ve altyapı harcamalarıyla çok fazla ilgilendiklerinden dolayı finansal görünümleri negatife düşebiliyor” bilgisini verdi. İşte can alıcı cümleler bunlar.
Ülkemizde hepi topu dört tane, hani derler ya ele avuca gelen operatör var. Bunları da hepimiz biliyoruz. Türk Telekom, Turkcell, Vodafone, Avea. Hepsinin çeşitli alt yapı yatırımları var. Fakat sabit operatör olması nedeniyle Türk Telekom’un çok ciddi bir fiber yatırım projesi başlattığını hepimiz biliyoruz. Türkiye’de internet trafiğinin oldukça yüksek bir kısmı da Türk Telekom omurgası üzerinde. Yukarıdaki dört operatörden hangilerinin finansal görünümlerinin negatife düşebileceğini tahmin etmek için kahin olmaya gerek yok.
Tayfun Acarer’in tüm söyledikleri önümüzdeki günlerde ülkemizde şu şekilde hayata geçirilecektir. Dediğim gibi yabancı kökenli şirketler için şu an bir şey yapamayacaklar. Fakat yayınlarında internet omurgasını da ciddi bir oranda kullanarak yayın yapan Digitürk, D-Smart, Tivibu vb. platformlara yeni bir maliyet kalemi çıkacak. Bu platformlara denecek ki, “operatörlerin internet alt yapı yatırım maliyetlerine destek olun”. Şayet bu oluşum kendiliğinden oluşmazsa emin olun gerekli yasal alt yapı hızlıca hazırlanacaktır. Kimbilir belki hazırlanmıştır bile. Teknik adı ne olur bilemem ama şimdiden söylüyoruz, adı geçen söz konusu platformlar şimdiden hazırlıklarına başlasınlar.
Biz Tayfun Acarer’in söylediklerinin kodlarını böyle çözdük. Yani “kızım sana söylüyorum, gelinim sen anla” durumu söz konusu. En geç bu yıl sonuna kadar söylediğimiz şekilde gerçekleşeceğini öngörüyoruz. Bizden söylemesi.
(Bu yazının bir kısmı 22 Temmuz 2012 tarihli Para dergisinde yayınlanmıştır.)
Sayın Acarer, sabit hatların rekabete açılması konusundaki haksızlıktan hiç sıkıntı duymuyor mu acaba? Peki yalın ADSL… Kendi aklıyla mı konuşuyor? yoksa birileri konuşacağı şeyleri sufle mi ediyor? hep merak etmişimdir…