Sony’nin ağır ama emin adımları
Berlin tüketici elektroniği fuarını sizin için geziyorum. Fuarın tam bir değerlendirmesini haftaya bırakıyorum. Çünkü fuarın başlama tarihi ile dergimizin baskı tarihleri çok uyumlu değil. Dolayısıyla sizlerle sıcağı sıcağına ilk aklımda kalanları paylaşacağım. Birisi yerli diğeri yabancı iki firmadan bahsedeceğim. Yabancı olan hepimizin bildiği Sony.
Sony ürünlerini çok kullanmasamda hep takdir ettiğim bir firma olagelmiştir. Çünkü hem Japonlara sempati ile bakarım hem de Sony’nin kült markalar yaratmadaki başarısını takdir ederim. Bir düşünün neler var? Bir zamanların Walkman’ini o devri yaşayanlar bilir. Yürürken veya koşarken kaset dinlemenin keyfini bizim kuşak ilk onunla tatmıştı. Dizüstü markası Vaio, televizyon markası Bravia, cep telefonu markası Xperia sonradan hayatımıza giren diğer markalar.
Sony, Berlin’deki 2013 fuarı açılmadan bir gün önce fuar alanında medya mensuplarına ürünlerini tanıttı. Oldukça görkemli ve kalabalıktı. Tanıtımda üzerinde durulan ürün Sony Xperia Z1 cep telefonu oldu. Benim asıl ilgimi çekense cep telefonlarını tamamlayan bir ürün olan QX serisi harici kameralar oldu. Bu ürünler her türlü cep telefonuna takılarak onu tam bir fotoğraf makinasına dönüştürüyor. Bu ürünle ilgili teknik detaylara girmeyeceğim. Teknoloji sitelerinde teknik detaylarını görebilirsiniz. Fakat henüz Türkiye pazarına sürülmediğini söyleyelim.
Sony bu iki birbirini tamamlayan ürünle cep telefonu pazarında yepyeni bir çağ açacak gibi görünüyor. Fakat gelecekteki tüketici eğilimleri bize gerçek sonucu verecek.
Diğer taraftan Sony, televizyon teknolojisinde artık 4K teknolojisine sahip ürünlerini pazara sundu. 4K teknolojisi panel televizyon pazarında artık yer almaya başlayacak. 4K teknolojisinin en büyük özelliği televizyon görüntüsünü insan gözünün gördüğü görüntüye bir adım daha yaklaştırması. Televizyon üreticilerinin nihai hedefi insan gözünün gördüğü görüntüyü televizyon ekranından da verebilmek. Sony bu hedefi gerçekleştirmeye en yakın firma olarak görünüyor.
Yerli olan firma ise ülkemizin en önemlilerinden biri olan Arçelik. Arçelik fuara Beko ve Grundig olarak iki markası ile katılıyor.
Arçelik, Beko markası ile bu yıl IFA Fuarı’nda, yenilikçi teknolojilere sahip, enerji kullanımında kendi sınıfında en verimli ve çevre dostu olan, tasarım ve işlevselliğe önem veren ürünlerini sergiliyor. Beko, ‘Aqua Flex’ teknolojisi içeren bulaşık makineleri, buhar destekli çamaşır ve kurutma makineleri, Neo Frost teknolojisiyle maksimum saklama ömrü sağlayan buzdolapları ve geleceğin mutfakları için tasarlanmış yeni ankastre fırın ve ocakları ile öne çıkıyor. Dünyaca ünlü tasarımcı Patricia Urquiola tarafından tasarlanan “CAST” isimli özel ankastre pişirici serisi de Beko standında tüketicilerin beğenisine sunuluyor.
Arçelik’in diğer markası Grundig ise bu yıl IFA’da tüketici elektroniği teknolojileri, kişisel bakım ürünleri, küçük ev aletleri ve beyaz eşya serisinden oluşan geniş ürün yelpazesini tüketicilerle buluşturuyor. Fuarın ana teması olan “Smart IFA” konsepti kapsamında Grundig, akıllı TV ürünlerini ön plana çıkarıyor. Grundig beyaz eşya ürün serisinde ise, buzdolabından bulaşık makinesine, fırından çamaşır makinesi ve kurutucuya uzanan, teknolojik ve enerji verimli özelliklerle donatılmış geniş bir yelpazeyi sergiliyor. Grundig ayrıca Almanya’nın en ünlü moda tasarımcılarından Killian Kerner işbirliğiyle “Güzellik” ve “Moda” kavramlarını bir araya getiriyor. Aynı tasarım ailesinden gelen yeni küçük ev aletleri, Kerner’in moda tasarımları ile birlikte IFA’da sunuluyor.
Sony beni etkiledi. Hem de çok etkiledi. Arçelik ise ülkem adına gururlanmamı sağladı. Ne diyebilirim? Her iki firmanında bu dünyaya gelecekte daha fazla değer katacağına inanıyorum.
(Bu yazı 8 Eylül 2013 tarihinde yazılmıştır.)