Depremlerin bilişim sektörüne etkileri

Tüm dünya sallanıyor. Hem de tüm dünya. 17 Ağustostaki İzmit depreminden sonra şimdide 20 Eylül Tayvan depremi. Altımız mı çürük yoksa kıyamet mi geliyor? Artık yaşamakta anlamını yitirmeye başladı desek de hayat devam ediyor ve bizler nefes aldığımız sürece yaşamaya mahkumuz.

Depremler bilişim sektörünü nasıl etkiler? Ülkemiz açısından uzun uzun anlatmayacağım sadece bazı firmalarımızın baskısıyla ertelenen Bilişim 99 Fuarını örnek vermem yeterlidir sanıyorum. Ben şahsen ertelenmesine taraftar değildim. Çünkü bu bir bilgi paylaşım fuarıydı. Bir eğlence değildi. Fakat anladığım kadarıyla İnterpro bunu bazı etkili firmalara anlatamadı yoksa o firmalar anlamak mı istemediler acaba(?)

Bilişim Fuarının ertelenmesi firmaların beklentilerini de erteledi. Firmalar bu fuar dolayısıyla yapmış oldukları harcamaların boşa gittiği düşüncesine kapıldılar. Dolayısıyla masraflarını kısma yolunu seçtiler. Çünkü soluklarını Aralık ayına saklamak zorundaydılar. Ülkemizdeki tüm diğer sektörler gibi Bilişim sektörü de geçen yıldan beri devam eden işi rölantiye alma politikasına devam ettiler. Oysa bu fuar yapılsaydı bilişim sektörü için iyi bir ara gazı olurdu.

Tayvan’daki depreme gelince. Bu ülkedeki Silicon Vadisine endeksli olan Bilişim sektörünün donanım bölümünü sürpriz fiyat çıkış ve inişleri bekliyor. Zaten haberlerini almaya başladık. 25 dolarlık bir RAM 130 dolara fırlamış bile. Ayrıca bazı büyük dağıtıcı firmalar stoklarında mal olduğu halde satmayıp fiyatların artmasını bekliyorlar. Eee, ne demişler “Kurt puslu havayı sever”. Ama bu güzel sözü söyleyenler şunu da demişler “Kurtları da vururlar”.

Silicon Vadisin’de ciddi kayıplar varsa bu bazı donanım parçalarında fiyat artışlarını getirecek ve bu bir hayli uzun sürecek. Yok eğer ciddi kayıplar yoksa bu sefer bir kaç aylık spekülatif fiyat artışları ve inişleri yaşanacak. Bu spekülatif hareketler Tayvan kaynaklı olabileceği gibi ülkemizdeki bazı firmalardan da kaynaklanabilecek.

Yahu arkadaş bu durumda ne yapacağız diyorsanız ve paranızda varsa iki seçeneğiniz var: Birincisi vurgunculara katılın en iyi vurguncu olmaya çalışın. Kazandığınız parayla Havaii ye tatile gidin. İkincisi istikrardan vaz geçmeyin ve pazarın doğal akışını takip ederek %3’lük kar marjlarıyla yetinin. Kazancınızla eve bir ekmek alın oturup ailenizle afiyetle yiyin.

Unutmayın ikinci seçenek sizin ahlak değerlerinizle doğru orantılı fakat popülist kültürle ters orantılıdır. Siz hangisindensiniz?

(Bu yazı 27 Eylül 1999 tarihinde yazılmış ve bir kısmı bu tarihi takip eden ilk Pazartesi günü dağıtılan Computerworld dergisinde Editörden köşesinde yayınlanmıştır.)