Duyarlı operatörün hali başka
19 Mayıs 2010 tarihli yazımızda “Dünya ile iletişime nasıl geçiyoruz?” demiştik. Bazı sorular sormuştuk. Sorularımızın muhatapları öncelikle Telsim ve KKTCell idi. Diğer taraftan biz Telekom Dairesi veya Bayındırlık ve Ualştırma Bakanlığından da bir cevap bekliyorduk. Fakat ne yalan söyleyeyim içinde olduğumuz yoğun siyasi gündemden dolayı Bakanlıktan pek ümidim yoktu. Fakat Bakanlığa bağlı bir kuruluş olan Telekom Dairesinden bir açıklama bekliyordum. Herhalde milleti dinlemekle çok meşgullerki maalesef bir açıklama gönderemediler.
Dünya ile iletişime nasıl geçiyoruz?
Geçen haftaki yazımızda Google’ın Maps (Haritalar) hizmetindeki bir eksikliği yazmıştık. Bu eksikliğe hem şaşırdığımızı hem de sinirlendiğimizi yazmıştık. Kısaca hatırlatayım. Şöyle demiştik: “Bizim kafamızı en çok karıştıran ve dolayısı ile sinirlenmemize sebep olan şey Kıbrıs haritası. Kıbrıs haritasını 50 metreye kadar yakınlaştırıp baktığınızda şaşıracaksınız. Bu işlemi yaparken özellikle Lefkoşa üzerinde yapın. Çok daha iyi göreceksiniz. Rum kesiminde caddeler sokaklar Rumca yazılmış. Fakat bizim taraf bomboş.
Kendine gel Google!
Yirmi yıldır bilişim medyasındayım. Birçok bilişim şirketinin ilk doğduğu zamanı, nasıl emeklediklerini, hangi yardımlarla büyüdüklerini ve ne gibi hatalarla batmaya doğru yol aldıklarını gördüm, yaşadım.
Yavru vatanda bir tuhaf kampanya
KKTC’yi bizler yavru vatan olarak tanımlarız ve bilirizki gitmesekte görmesekte orası bizimdir. Orada yaşayanlarda kardeşimizdir. Dolayısı ile orası ile ilgili her gelişme ile ilgileniriz.