Sosyal medyada sözlerinize dikkat edin
Biz, son 10-15 yıldır internetin hızı, getirdiği teknik olanakları ve iş hayatımızı nasıl değiştirmekte olduğu, ticareti nasıl şekillendirdiği gibi konularında düşünürken, son 2-3 yılda ortalığı bir sosyal medya çılgınlığı kapladı.
Sosyal medya ülkemize Facebook ile geldi. Önce lise-üniversite öğrencileri bu ortamda yer aldılar, sonra iş hayatının genç insanları ama sonunda herkes bu ortamlarda yer almaya başladı. İnsanlar özel hayatlarını yani kendi çevrelerini sanal ortama taşıdılar. Bu ortamda önceleri düşüncelerini, resimlerini, sonra videolarını paylaşmaya başladılar.
Ama gittikçe gelişen ortamlar artık sadece sanal ortam olmaktan çıkmış gözüküyor. Neden derseniz, bu hafta içinde batı basınında yer alan haberler çok ciddi sonuçlardan bahsediyor.
Bunlardan birisi Güney Kore ile ilgili. Komşusu (ve de rakibi) Kuzey Kore’nin aksine demokratik bir ülke olarak tanımlanıyor ama 24 yaşında Park Jeong-Geun sadece 1 tweet nedeniyle 7 yıl hapis cezasıyla karşı karşıya.
Park’ın suçu, ağustos ayında @uriminzok kullanıcı koduyla Twitter hesabı açan Kuzey Kore hükümetinin geçen ay ölen liderleri için “Çok yaşa Kim Jong-Il” şeklindeki tweet’ini, yeniden tweet etmesi. Bu olayın hemen arkasından Güney Kore güvenlik güçleri tarafından tutuklanan Park, Güney Kore Sosyalist Parti’sinin kayıtlı üyesi olmasına karşın, Kuzey Kore’yi “hastalıklı” yönetimi nedeniyle eleştiren bir kişi ama yine de Kuzey Kore’yi övmenin suç kabul edildiği Güney kore kanunları nedeniyle tutuklu durumunda.
Ama bu tür olaylar, sadece Uzak Doğu’da olmuyor. Demokratik olmasıyla övünen İngiltere ve ABD’de 2 farklı olay aynı kapsamda.
İlk olayda bir İngiliz’in havalanı bombalama şakası yaptığı için başı dertte. 2003’de düzenlenen İngiliz İletişim Yasasına göre, elektronik haberleşme sistemlerinden tehditkar mesajlar yollamak suç kabul ediliyor. Paul Chambers, bu mesaj yüzünden 2010 ocak ayında 985 Sterlin ceza almış durumda. Twitter’da 600 kadar takipçisi olan Chambers “şaka yaptığını” belirterek kararı 2.defa temyiz etmiş ve sonucu bekliyor.
Diğer olay ise ABD’den. Homeland Securtiy olarak adlandırılan Amerikan İç Güvenlik Bakanlığı, 26 yaşındaki Leigh Van Bryan, “Bu hafta boşum, Amerika’ya gidip, orayı yakmadan önce dedikodusu olan var mı?” şeklindeki tweet’i nedeniyle, kız arkadaşı Emily Bunting ile birlikte Los Angeles Havaalanında 12 saat bekletildikten, bagajları didik didik arandıktan ve bu arada terörist muamelesi gördükten sonra ülkesine geri gönderildi.
Bryan havalanında, kendisinin daha önce yazdığı ve Marilyn Monroe’nun mezarını kazabileceği şeklindeki tweet’inin de sorulduğunu anlatıyor.
Şimdi bu satırları okuyan sizler, çok komik olduğunu düşünebilirsiniz ama anlaşılan demokratik bile geçinseler, çeşitli ülkelerin yönetimleri sosyal medyayı fazlasıyla ciddiye alıyor. Şakaları bile didik didik ediyorlar. Bu nedenle siz siz olun ve eğer sosyal medya kullanıcısı iseniz, dilinize (pardon parmaklarınıza) sahip olun, ileri geri konuşmayın.
(Bu yazının bir kısmı 12 Şubat 2012 tarihli Para dergisinde yayınlanmıştır.)