Taksitlerin kaldırılması cep telefonu satışlarına nasıl etki yaptı?
Geçen yılın son günü, Resmi Gazetede BDDK’nın bir yönetmeliği yayınlandı. Buna göre telekomünikasyon ürünlerinde kredi kartına taksit satışları kaldırılmış durumda.
Tabi olay cep telefonu satıcıları olan teknomarketler ve cep telefonu bayilerinde soğuk duş etkisi yarattı. Çünkü cep telefonu pazarı doygunluğa ulaştıktan sonra pazara çıkan akıllı telefonların 1500-2000 TL’lere varan fiyatları ile satışı kredi kartına taksit uygulaması ile büyük bir rahatlama yaşıyordu.
Aynı şekilde operatörler de tarife düşüşleri ile zorlandıkları ses gelirlerine karşın akıllı telefonların yarattığı veri gelirlerinden bir hayli memnunlar.
İşte böyle bir ortamda mobil telefon sektörü, işletmecisiyle, satıcısı ile uygulamanın başlaması için bir ay gibi çok kısa bir süre verilmesinden ve kademeli geçiş yerine (6-9 ay takside indirme gibi) tamamen bir seferde kaldırılmasından rahatsızlık duyuyor.
Turk-internet.com’da yayınlanan Gold Teknoloji söyleşisine gore, teknomarket tarafında, satışların yüzde 60’lara kadar düştüğü raporlanıyor. Üstelik bu düşüşün diğer kalemlerde de (dizüstü bilgisayar gibi) görüldüğü, çünkü tüketicide genel bir “taksit kaldırıldı” izlenimi olduğu bildiriliyor.
Cep telefonu bayilerinde ise kontratlı satışlarda hafif bir oynama olmakla birlikte toplamda benzer bir düşüşten bahsediliyor. Mobisad, Türkiye’de 3700’ü resmi statülü, toplam 20.000 cep telefonu bayisi olduğunu raporluyor
Resmi bayilerde, şubattan bu yana yok olan kredi kartına taksitli satışın % 15 civarı olduğu, bunun % 5 kadarının kontratlı satışa döndüğü, dolayısıyla toplam düşüşün % 10 civarında olduğu belirtiliyor.
Resmi statüde olmayan bayiler ise kontratlı satış yapamıyor. Bu firmaların senete dönebileceği ama bunun eskisi gibi kolay satışlara dönemeyeceği belirtiliyor. Resmi olmayan bayilerdeki düşüş rakamı yüzde 40-50 olarak veriliyor.
Peki bu düşüşler rakam olarak bakılırsa neye yol açar; sektörün cep telefonlarından yarattığı ciro (telefonların üzerindeki ÖİV, ÖTV, KDV) 15 milyar TL’ler civarındaydı. TÜİK verileri ile bakıldığında geçtiğimiz sene 12 milyon 201 bin cep telefonu ithal edilirken, ithalata toplam 2 milyar 690 milyon dolar ödenmiş. Bunun son kullanıcıya maliyeti 7,5 milyar dolar civarında. Kredi kartında taksitlendirmenin kalkması ile tüm tüketimde en fazla yüzde 20 düşme ve dolayısıyla da ithalatta (ve de cari açıkta) 540 milyon dolar tasarruf bekleniyor.
Ancak karşılığında, ÖTV, ÖİV, KDV olarak devlet vergi gelirlerinde yaklaşık 900 milyon dolar net kayıp olacağı tahmin ediliyor.
İlaveten cironun azalması ile mağaza sayısı ve ilaveten eleman sayısı azalması (hem mağaza sayısı ile orantılı olarak hem açık kalan mağazalardaki eleman sayısı olarak) yaşanması bekleniyor. Bu sayı yaklaşık 20.000 olarak tahmin ediliyor. Elemanların azalmasının vereceği SGK ve Gelir Vergisi kaybının yanısıra işsizlik rakamına da bir ilave görülecek.
Tabii telekom operatörlerinin cirosunda da bir gerileme olması bekleniyor. Akıllı telefonların dolayısıyla mobil internetin gelişmesinin hızlandığı bu dönemde, ithalatın “taksit kaldırılması” yoluyla azaltılmasının mobil internet kullanımına ve dolayısıyla gelirlere getireceği bir sınırlama olacaktır. Bunun ne olacağını bilemiyoruz.
Sektör çalışanları “Cari açığı büyüten ana kalem diye 60 milyarlık enerjiyi kısıtlıyor muyuz? Enerji ne kadar önemliyse, telekom da o kadar önemli. Hem sektöre yarattığı katma değer ile hem de iş yapmada, sağlıkta, özel hayatta ya da eğitimde kullanılan bir araç olması nedeniyle.” diyor ve ekliyorlar “Ekonomimiz bir gelişme gösterdiyse, ekonominin bu noktaya gelmesinde ciddi katkısı olan bir sektörüz.”
Umarız ilerleyen dönemde BDDK bu konudaki mevcut kararın somut sonuçlarını değerlendirir ve yeni düzenlemeler yapar.
(Bu yazı 7 Mart 2014 tarihinde yazılmıştır.)