Telekom firmalarının sosyal hizmet aktiviteleri
Türk Telekom’un desteklediği AROG, bugünlerde pek çok sinemada gösteriliyor. Filmi görenler bayıldıklarını belirttiler. Çünkü filmin içeriği, dekorları, sunumu ve tabii ki oyuncular muhteşem.
GORA’da Hollywood’un uzay filmlerine nazire yapan Cem Yılmaz, AROG’da ise Jurassic Park’a göndermeler yapmış. Hatta başta Jurassic Park’ın en stresli sahnelerinin oyuncusu TRex olmak üzere bazı Jurassic Park dinozorlarını da oyuncu kadrosuna katıvermiş. 9 milyon doları boşuna harcamadılar tabii…
Türk dizileri ve uzun metrajlı filmleri son yıllarda büyük bir ivme kazandı. Ama ben konunun ası “sosyal hizmet” yönüne dikkati çekmek istiyorum. Türk sinema ve dizilerinin geride kalmasının en önemli nedenlerinden biri elbette paraydı. “Ne kadar ekmek, o kadar köfte” deyişi çerçevesinde, filmlerimizin içeriği, harcanan paraya paralel olarak o kadar dar kapsamlı oluyordu. Şimdi telekom firmalarının rekabeti sinema sektörüne de yaradı. Verilen paralar boşa gitmemiş görülüyor.
Bu sponsorlukların firmalara yaradığı da ortada. Örneğin, AROG’da Videofon (görüntülü telefon), Avea gibi reklamlar gayet ustaca yerleştirilmiş. Bizi rahatsız etmedi. Girişte ve sonuçta yazılan “Türk Telekom’un katkılarıyla” ifadesi ve Cem Yılmaz’ın TV’lerde yayınlanan reklâmlardaki vurgusu ise Türk Telekom’dan hoşlanmamızı bile sağladı.
Bence telekom firmaları ülkemizin sanatına, sinemasına katkıda bulunurlarsa çok iyi bir iş yapmış olacaklar.
Bir yandan kendi müşteri kitlelerini eğitecek, onlarda yeni ihtiyaçlar doğuracak (öyle ya, AROG aynı zamanda TTNet video sitesinin de motoru oldu), diğer yandan da memnuniyeti yüksek olan işlere imza atarak adlarını olumlu yönde hatırlatacaklar. Türk Telekom Genel Müdürü Dr. Paul Doany’nin bu konudaki görüşleri şöyle: “AROG’a sponsor olarak çok doğru bir projeye katkıda bulunduğumuza inanıyoruz. Şu ana kadar Cem Yılmaz’la özellikle marka bilinirliği konusunda çok başarılı sonuçlar elde ettik.
Filmin prodüksiyonu için Cem Yılmaz ve ekibi en ileri teknolojileri kullanarak, uluslararası kalite standartlarında bir film yarattılar. AROG’un hem Türk Telekom hem de TTNet ve Avea için ürün yerleştirme ve marka konumlandırma açısından doğru bir proje olduğunu düşünüyoruz. Türk sinemasına yeni bir bakış açısı kazandıran bu filme katkıda bulunmaktan dolayı mutluyuz. Türk Telekom grubu bu tür sponsorluklarla kültür ve sanata yatırım yapmaya devam edecek.” Ben de kendilerini böylesine güzel bir projeye imza attıkları için tebrik ediyorum.
(Bu yazının bir kısmı 14 Aralık 2008 tarihli Para dergisinde yayınlanmıştır.)