Uğruna ölmek…
İnternette gezinirken şöyle bir cümle okudum: “Uğruna ölümü göze alabileceğim bir çok şey var. Ama yoluna öldürebileceğim hiç bir şey yok.” İster istemez kendi ölme ve öldürme kriterlerimi sorguladım. Mevcut kriterlerimi belirleyen olaydan söz edeyim önce.
Çocuktum. 10 yaşından küçüktüm. Bir gün babam beni karşısına aldı ve dedi ki: “Oğlum, hayatın ne getireceğini bilemeyiz. Fakat bir gün olurda şartlar karşına ülken (devlet ve vatan) ve milletin ile en değer verdiğin şeyler (annen, baban, kardeşlerin, ileride eşin, çocukların, vb.) arasında tercih yapmaya zorlarsa, bizlerden vazgeçmek için bir an bile tereddüt etme. Çünkü bu iki şey (ülke ve millet) atalarımızdan kalan en kutsal miraslardır. Bir de baban olarak senden özel bir isteğim olacak. Dinini ve onun kutsallarını hiçbir zaman, hiçbir yerde, hiçbir şeyin karşısında ezdirme.”
İlk paragrafta okuduğum cümleden sonra gözden geçirdiğim ölme ve öldürme kriterlerim nasıl şekillendi dersiniz? Bırakın bana kalsın.